YAZ- BOZ TAHTASI
- Rafet Seçkin
- 29 Haz 2020
- 2 dakikada okunur

(Gençler, “Oy moy yok” diyorlarmış. Sen eğitimi “YAZ-BOZ TAHTASI” yaparsan, gençler başka ne diyeceklerdi ki…)
Evet… Eğitim ve Öğretim…
İlkokul mu? İlköğretim mi?
Ortaokul mu? Orta Öğretim mi?
Ya Lise? O da mı Orta Öğretim?
Yüksek Öğretim iki yıllık mı; üç yıllık mı; dört yıllık mı?
Ve Üniversite… Her kentte, neredeyse her ilçede…
Köy Enstitüleri; Öğretmen Okulları; Öğretmen Liseleri; Eğitim Enstitüleri; Eğitim Fakülteleri…
Ve… ÖĞRETMEN olarak atanamadıkları için POLİS olan gençler…
Bu da olmayınca, simitçilik; işportacılık; çöpçülük yapan ya da işsiz, aşsız Üniversiteliler…
Bir zamanlar İlkokul 5; Ortaokul 3; Lise 3 yıldı… “8 yıllık İlköğretim” geldi ardından… Ve “4+4+4” (İlk+ Orta+ Lise)… Torunum Kayra, böyle katıldı eğitim-öğretim kervanına ve bu ders yılı sonunda İlkokulu bitirip, Ortaokul öğrencisi olacak. Bu arada demesinler mi “5+3 (İlk+ Orta) geliyor”… Yani Kayra, “Gelecek yıl Ortaokul öğrencisi olacağım” diye heveslenirken, bir yıl daha İlkokul mu okuyacak?
“DERT+DERT+DERT” (25.09.2015) başlıklı yazımda bu konuya değinmiş ve yazıyı şöyle sonlandırmıştım:
“Bu çocuklara, bir tokat daha öyle mi?”
“Yuh! Size be…”
Geçtiğimiz günlerde, yeni atanan Başbakan ile birlikte, Milli Eğitim Bakanı da değişti ya…
“YAZ-BOZ TAHTASI” ne için yaratılmış? Bu Bakanın da bir şeyler yaratması gerekmez mi? Al sana, “3+3+3+4”…
Okula başlama yaşı 5’e düşürülecek. 3 yıl “Erken Çocukluk Okulu”; 3 yıl “İlkokul”; 3 yıl “Ortaokul”; 4 yıl “Lise”…
İyi de, 4 yılda eskiyen “4+4+4” sistemiyle bu sistem nasıl kaynaştırılacak?
Bu iki sistem PARALEL mi yürütülecek?
Siz, PARALEL’den gereken dersi almadınız mı?
Bu sistem yürümezse, suçu PARALELCİLERE mi atacaksınız?
Ama CHP var değil mi? Suçu CHP’ye atar, mağdura yatarsınız…
Hey gidi günler… “Türban üniversiteye girse ne olacak ki…” diyorlardı. Türban, basamakları birer birer indi: Üniversite, Lise, Ortaokul, İlkokul, Ana Sınıfı…
Eğitim ve Öğretim ise basamakları “paldır küldür” iniyor. Eğitim de bitirildi, Öğretim de…
Gel de, söyleyenlere hak verme: “Atatürk 10 yıl daha yaşasaydı ya da Köy Enstitüleri 10 yıl daha yaşatılabilseydi, Türkiye’yi kimse tutamazdı.”
Şimdi ne oluyor? Ne olacak bu çocukların hâli? “Kindar ve dindar nesil yetiştireceğiz” diyenlerin elinde “tecavüze uğrayanlar” da onlar…
Verimli Trakya topraklarını fabrikalarla doldururken, “Çocuklarımıza iş olanakları yaratıyoruz” diyenler, bu fabrikalara eleman yetiştirecek olan Teknik Okulları kapatıp, İmam Hatip Lisesi açıyorlar.
Devlet Liselerinin yöneticilerini değiştirip, yeterliği olmayan kişileri yönetici yapıyorlar. Liseli gençler, bu yöneticilere arkalarını dönmesinler de ne yapsınlar?
Basından bir haber:
“AKP hükümetinin eğitim politikalarını eleştiren liselilerin tüm yurda yayılan eylemlerine Samsun Anadolu Lisesi de katıldı. Öğrenciler, okulun gerici uygulamalarından şikâyetçi oldu. Bildiride, ‘Okulumuzun karanlığa çekilmesinden dolayı öfkeliyiz. Bilimsellikten yoksun ve hiçbir muhalif sese tahammülü olmayan bir nesil yaratılmaya çalışılıyor’ denildi.
Trakyalı liseliler de ayağa kalktı.
Liselerde, gerici ve karanlık eğitim politikalarına karşı başlayan eylemlere Kırklareli’nden üç lise de katılarak, süren politikalara “dayanışma” çağrısında bulundular.
Bakanlık mı? Onlar için “Eğitim ve Öğretim” nedir ki:
YAZ-BOZ TAHTASI…
KIRKLARELİ MANŞET HABER Gazetesi- 17.06.2016
rafetseckin@hotmail.com www.rafetseckin.com
Comments